Halkın avukatları Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal Ölüm Orucunun
ilerleyen günlerindeler. Ebru bir adım daha önde artık, sıvı alımı durmuş,
yüreğimiz ağzımızda ondan gelecek kötü haberi almamak için ne yapacağımızı
düşünüyoruz.
AKP iktidarı Helin'i, Mustafa'yı, İbrahim'i katletti.
Mustafa'ya "Müdahale" adı altında işkence etti. Vücudunda 73 delik
açarak bir faşist bir düzenin yapabileceği en aşağılık yöntemlerini kullanarak,
ömründen çaldı, dünyanın gözleri önünde katletti...
Bugün, dünyanın dört bir yanından duyarlı insanlar adaletsiz
yargılanan avukatları adil yargıla diye sesini yükseltirken, Ebru'yu, Aytaç'ı
hapishane koşullarından daha ağır hastane koşullarında tutarak ömründen
çalıyor. Yetmiyor 200'lü günleri geride bırakmış, ölümün eşiğindeki insanların karşısında
ekmek göstererek, dahası ekmeğinin arasına insanların yoksul halkların
avukatlığını üstlenmiş, gencecik insanların ömürlerini katarak onları gün gün
öldürüyor. Öldürürken gece ışıkları kapattırmayarak, gürültü yaparak, zorla
müdahale tehdidi altında tutarak işkence ederek, acı vererek öldürüyor.
Onlara hastane önlerinde destek veren ailelerinin,
dostlarının, arkadaşlarının oturdukları bankları bile alıyor. Aciz ve
çaresizler aslında... Saldırganlıkları da bu yüzden.
Otobüs duraklarında, demokratik gösterilerde, halkın arasına
dalıp katliam yapan teröristleri finansa eden, yönlendiren, önünü düzleyen AKP
iktidarı halka düşmanlığını her gün yeniden yeniden kanıtlıyor. Dünyanın en
onurlu sanatçılarını katletti AKP, Helin'i, İbrahim'i... Mustafa Koçak'ın
canıyla iftar sofraları açtı. Şimdi halkın avukatlarını öldürmek istiyor.
Adalet için gözlerini kırpmadan ölüme yürüyen, zamane yezitlerine biat etmeyen,
Hüseyin'in devamcısı Ebru'yu, Aytaç'ı, Özgür'ü, Didem'i katletmek için elinden
geleni yapıyor faşist AKP...
Dersim'in yiğit kızı, “Dersim'e Sefer olur zafer olmaz"
diyen Seyit Rıza'nın torunu Ebru Timtik en önde karşılıyor bu seferin
yezitlerini...
Onlar halkın en yiğit evlatlarını, kanlı pusularda
katlediyor, gece yarıları baskınları düzenliyor tutukluyor, yetmiyor,
hukuksuzlukları buradan arşa yol olmuşken öldürüyor, ellerinden geleni
artlarına koymuyor.
Halkın evlatlarını bunları yapanlar, en insani talepler için
bedel ödemek, ölmek zorunda bırakılan sanatçısı, avukatı, emekçisinin ahında,
öfkesinde boğulacaklar. Şart olsun ki size bir kez bile biat etmeyecek bu
halkın yiğit evlatları... Yaptıklarınız bugün yanınıza kar kalıyormuş gibi
gözüküyor olabilir... Kalmayacak... Bu halk yaptıklarınızın hesabını tek tek
soracak sizlerden... Bundan emin olun... "Günah bizden gitti" deyip
karşınızda türkü söyler gibi, halkın avukatlığını yapar gibi dikilecek bundan
eminiz... O zaman bu adaletsiz düzeninizle birlikte yıkılacaksınız. Sizin bu
halka gücünüz yetmez... Bakın en önde sizi karşılayan yiğitler var... Sizinle
kanlı olan bir halk var karşınızda, KORKUN!
Kâbusunuz olacak ve sizin sonunuzu getirecek bir halk...
Yargı sisteminizle, kukla hakim ve savcılarınızla, cezaevlerinin kendi çiftliği
sanan cezaevi müdürüyle, cellatlaşan doktorları ve her türlü işkenceye,
katliama eli bulaşmış düzenin maşası insan müsveddesiyle birlikte "aynı
gemide" yok olup gideceksiniz... Bunu bilmek bile umuttur halka...
Geleceksizsiniz... Gelecek bizim... Korkun bu gerçeklikten... Tarihsel olarak
yok olup gitmenin yanında her bir insana uzattığınız o kirli ellerin hesabını
da soracak bu sabır taşı olan halk... Sabrı taşacak ve taşan bu sabrın neler
yapabileceğini görecek gözleriniz bundan kuşkunuz olmasın...
Ya biz?
Onların insanlarımızı tek tek katletmelerine seyirci mi
kalacağız?
Yoksa en az onlar kadar ellerimizden geleni ardımıza
koymayacak mıyız?
Ne yapacağız?
Ebru Timtik ölümün kıyısında bir gidip bir gelirken biz ne
yapacağız?
Mustafa'nın, sesi kulaklarımızda çınlıyor... Daha onun
acısını unutmadık... Öfkesini aynı gün gibi hissediyoruz...
Ebru ölüyor, biz ayağa kalmak için daha neyi bekliyoruz!
Aytaç ölüyor, sıranın kime gelmesi gerekiyor!
Didem ölüyor, saçlarına kırmızı kurdele takmış
Özgür ölüyor gözlerimizin içine bakarak...Neyi bekliyoruz?
Her zaman biz ölmeyeceğiz, her zaman biz kırılmayacağız...
Her zaman biz acı çekmeyeceğiz. Bunun bir sonu olmalı öyle değil mi? İster bir
dine inanalım ister maddi gerçeklere... Cennet inancı bunun için var. Özgür,
eşit, adaletli yaşam inancı bunun için... Ama ellerimizi taşın altına koymadan,
emek vermeden, bedel ödemeden gelmeyecek güzel günler... Kimse bize vermeyecek. Kendimiz alacağız, biz
yaratacağız. Biz yaşatacağız, bizim çabamız emeklerimiz ve yapacaklarımızın
toplamı yaşatacak bugün bizim için de Adalet isteyen halkın avukatlarını.
Ebru'yu, Aytaç’ı...
Bir an önce ne yapabiliyorsak onu yapalım... Telefon açalım,
Ebru ve Aytaç tahliye edilsin diyelim... Konsoloslukların önüne gidelim...
Çıkalım bir kişiye anlatalım, bildiri dağıtalım. Ne yapabiliyorsak hemen şimdi
yapalım ama sakın durmayalım...
Ebru Ve Aytaç Tahliye Edilsin, Yaşasınlar!
Halkın Avukatları, Özgür Tutsaklar Onurumuzdur!
Yaşasın Ölüm Orucu Direnişimiz!
Halkız Haklıyız Kazanacağız!
Almanya Halk Cephesi