Sakarya Hendek’teki Havai Fişek Fabrikasında Meydana Gelen Patlamanın Ve Katliamın Sorumluları Cezalandırılsın!
Sakarya
Hendek’teki havai fişek fabrikasında yaşanan katliamın davası 6,7,8 Ocak
tarihlerinde Sakarya 1. ACM’de görülmeye başlanacak.
3 Temmuz
2020 tarihinde Sakarya’nın Hendek ilçesindeki Coşkunlar havai fişek
fabrikasında meydana gelen patlama sonucu 7 işçi yaşamını yitirmiş, fabrika
işçileri ve çevre köyler dahil, 126 kişi de yaralanmıştı. Patlamanın hemen
ertesinde MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, Bursa şubesi başkanı Nihat
Alpay, Sakarya şubesi başkanı Yaşar Coşkun ve diğer şube başkanlarıyla birlikte
patlamayı kuş bakışı gören bir restoranda katliam manzaralı ‘moral yemeği’
yemişlerdi.
O tarihlerde çıkan İşçi Hareketi Gazetesinden
yaptığımız bu alıntı katliamın esasını anlatıyor:
‘11 yıl
içinde 7 kez patlamanın yaşandığı fabrikada iş güvenliği ve işçi sağlığı adına
hiçbir şeyin olmadığı gözaltına alınan iş güvenliği uzmanı tarafından mahkemede
itiraf edilmiştir. İş güvenlik uzmanı elinden hiçbir şey gelmediğini ve
kendisinin de denetim yapan şirkette işçi olduğunu söylemiştir. 7 kez patlama
meydana gelen fabrika her seferinde isim değiştirerek üretime devam etmiştir.
AKP tüm bu gerçekliği bilmesine rağmen gerekli denetimleri yapmamıştır. Hatta
fabrika sahibine olan yakınlığını katliam sonrası ilk olarak fabrika sahibine
“geçmiş olsun” dileklerini ileterek göstermiştir.’
Katliam Soma’daki gibi ‘göz göre göre’ gelmiş
ve yaşanmıştır. Yine hiçbir önlem alınmamış ‘sorumlular’ göstermelik olarak
tutuklanmış, esas sorumlu olan patron Yaşar Coşkun serbestçe işçilerin
kanlarını emmeye devam etmektedir. Burada AKP’nin 2 tavrı her şeyi açık seçik
ortaya koyuyor:
1-
Patlama sonrası olay yerine çok sayıda
doktor ve ambulans sevk edileceğine polis ve jandarma yığınağı yapıldı.
2-
Patlamanın ertesinde ‘mal kaybı’
yaşadığı için, AKP’li bakanlar ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da dahil
olmak üzere MÜSAD’lı patron Yaşar Coşkun’a geçmiş olsun dileklerini iletmek
için telefon yağdırdılar.
Katledilen halka ise ilan edilmemiş sıkıyönetim koşulları reva
görüldü.
Yani AKP, net olarak patronlardan yana
tavır almıştır.
AKP’nin
yargısı fabrika sahibi Yaşar Coşkun’u tutuklamamış ve ‘Kasten Adam Öldürme’
suçundan değil, ‘Bilinçli taksirle
birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma' suçundan 2 yıl 8'er
aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası ile yargılayacaktır. Yani
sorumlulara 2 ya da 5 yıl ceza verecek, sonra cezalarını erteleyecektir.
Bu davanın hükmü baştan verilmiştir. ‘Bilinçli
taksir’ bugün ‘bilinçli kusurcuklardan’ göstermelik cezalar verip halkın
öfkesini dindirmenin adıdır. Halkın kanını bu kadar güzel emen böyle
patronların bazı kusurcukları da affedilir tabi. Ama biz affetmeyiz, üzerinden
yıllar geçse de adalet mücadelemizi sürdürür, gereken cezayı çekmesini
sağlarız.
Bu davada söz konusu suç ‘Kasten adam öldürme’
olmalıdır. Çünkü patlama öncesinde son 11 yılda (bilinen) tam 7 kez irili
ufaklı patlama olmuş bunların sonucu olarak 4 işçi katledilmiş, 40 işçi de
yaralanmıştır. Patlama sonrası bizzat devletin inceleme heyetinin yazdığı
raporlarda patlama ihtimaline karşın hiçbir önlemin alınmadığı kayıtlara
geçmiştir. Son 11 yıl içerisinde 7 patlama olmasına karşın hiçbir güvenlik
önleminin alınmayışı, ‘kasten adam öldürmek’ suçunu işlemektir. Bu yüzden
patron Yaşar Coşkun katliamın baş sorumlusudur. Katildir.
Biz Devrimci İşçi Hareketi olarak diyoruz ki:
Adalet sağlanana kadar mücadele edeceğiz,
Sakarya’da katledilen işçiler için de adalet isteyeceğiz, Somalı işçiler için
de. Nerede bir hak gaspı, direniş, katliam varsa orada biteceğiz ve adalet
sağlanana kadar direnenlerle, halkımızla beraber zafer yürüyüşümüzü
büyüteceğiz.
Sakarya’nın Katili Patron Yaşar Coşkun Cezalandırılsın!
Katliamda Sorumluluğu Olan Herkes Cezalandırılsın!
Adalet İstiyoruz, Alacağız!
Devrimci İşçi Hareketi