Sevcan ve Seher iki kardeş ve Almanya’da doğmuş ve yüzleri
hep vatanlarına, halklarının yaşadıklarına dönük olmuş iki gencecik kız kardeş,
iki devrimci, iki yoldaş…
Ülkelerinde binlerce km uzakta doğup büyümek ülke sevgisine,
halk sevgisine engel değil. Halkın sorunlarını
kendi yüreklerinde duyup, Almanya da Irkçılığa karşı mücadele içinde yer almış
Sevcan daha çocuk yaşında Almanya’da katliam yapan NSU’lu ırkçı katilleri,
Irkçılığı teşhir ederken Alman polisi tarafından gözaltına alınan pırıl pırıl
bir genç… Ülkesine giderek orada
halkının arasında yaşamayı tercih etti Sevcan… Berkin’in vurulup yüzlerce gün
yaşam savaşını kaybedip daha 15 yaşında toprağa düşmesine tanık oldu, tabutunu
omuzladı. Gencecik insanların evlerinde katledildiği olaylara tanık oldu. Sıla Abalay,
Günay … ve birçok gencin cenazelerini omuzladı. Defalarca tutuklandı. Bugün
sırf devrimcilerin cenazelerine katıldı, onları sahiplendi ve Avrupa dan
giderek ülkesindeki mücadeleye omuz verdiği için ağır cezalarla cezalandırıldı.
Neden? Çünkü Avrupa’daki gençlere “kötü örnek” oluyor.
Seher Adıgüzel, daha küçücük yaşında ablasının arkasından
ülkesine gitti. Hem ablasıyla birlikte olmak hem de Konserleri yasaklanan Grup
Yorum’u sahiplenmek için ülkesine giderek hemen her üyesinin tutuklu bulunduğu
Grup Yorum içinde yer aldı, onların türkülerini söyledi. Tüm bunlardan dolayı
üç yıldı defalarca tutuklandı…
Betül Varan ve Bergün Varan kardeşler de Hollanda da doğdu.
Onlarda halkının, vatanının sorunlarını omuzlamak, halkın türkülerini söylemek
için ülkelerine döndüler. Grup Yorum içinde yer aldılar. Bergün daha gittiğinin
üçüncü günü Grup Yorum’un çalışmalarını yaptığı İdil Kültür Merkezi’ne yapılan
baskında polis tarafından saçları kökünden koparılarak tutuklandı.
Ama yine başarılı olamıyor. Bu arada gençlerimizi de pişman,
perişan etmeye çalışıyor.
Bunlara sessiz kalmayacağız? Elbette kalmayacağız.
Almanya’da yaşayan halkımız; AKP’nin bu adaletsizlikleri,
katilliği, yalancılığı yetti artık!
Gencecik insanlarımızın, yalanlarla, yalancı tanıklarla,
iftiracılarla onlarca yıl hapislerde yatırarak, geleceksiz bırakmalarına izin
vermemeliyiz, vermeyeceğiz.
Evlatlarımıza, gençlerimize vatanlarını seven devrimcileri
AKP’nin adaletsizliğine bırakmayacağız.
Sevcan’ımıza, Seher’imize, Betül’ümüze sahip çıkacağız onları
da Bergün gibi zulmün elinden alacağız. Onlar bizim evlatlarımız, onlar bizim
geleceğimiz, onlar bizim birlikte büyüdüğümüz arkadaşlarımız, kardeşlerimiz,
yoldaşlarımız… Onlar sahipsiz değil…
Onları mektuplarımızla, protestolarımızla, her yerde ve her
ortamda anlatarak, bu haksızlıkları teşhir ederek sahiplenebiliriz. Seslerini
herkese duyurabilir onları zulmün elinden alabiliriz.
Bir kart bir mektup, bir bildiri, bir afiş, bir pankart, bir
şarkı söyleyerek, bir video çekerek, yaşadığımız yerdeki duyarlı insanları
harekete geçirerek, uluslararası dayanışma yaratarak, bağlı bulundukları
konsolosluklara baskı yaparak (Almanya, Hollanda) Türkiye konsoloslukları
önünde gösteriler yaparak, Türkiye Adalet Bakanlığını arayarak, dilekçeler
yazarak, onları tanıyan gençler, arkadaşları olarak onları anlatarak ve daha
onlarca yüzlerce yöntemle onlara sahip çıkıp bir baskı gücü oluşturabiliriz.
Yaratıcılığımızı da katarak onları faşizmin elinden alabiliriz.
Sevcan Adıgüzel, Seher Adıgüzel, Betül Varan’a Özgürlük!
Grup Yorum Halktır Susturulamaz!
Devrimcilik Yapmak Suç Değil Görevdir!