hapishanesinde onursuz arama dayatıldı. Annenin maskesini
çıkarıp ağız araması,
iç çamaşırını çıkartma vb. dayatıldı. Anne bu yapılırken
kendini AŞAĞILANMIŞ hissettiğini
anlatıyor izlediğimiz videoda.
“AĞIZ İÇİ ARAMASI” özgür tutsaklara ve ailelerine yapılan
onursuz bir saldırıdır.
Ağız içi aramasını geçmişte kölelere yaptılar…
Almanya’ya çalışmak için giden gurbetçilere yaptılar.
Şimdi de tutsaklarımızın iradesini kırmak için yapıyorlar.
Bu dayatmalara boyun
eğmeyeceğiz. Aşağılamak istedikleri tutsaklarımız, tutsak
ailelerimiz değil, bu uygulamaları
yapma emrini veren, yapanların kendileridir AŞAĞILIK olan.
Çünkü bir insan ağzının içinde
ne taşıyabilir gerçekten bu uygulamayı haklı gösterecek?
Silah mı? Bomba mı? Bu nedenle
bir mantığı yoktur. AĞIZ İÇİ ARAMASI güvenlik nedeniyle
değil, devrimci tutsakları ve
ailelerinin onurunu kırmak için yapılan bir dayatmadır!
Adana Kürkçüler Cezaevi’nde hasta bir tutsak olarak bulunan
Fatih Özgür Aydın ’bu onursuz
aramayı kabul etmediği için hastaneye gidemiyor. Fatih Özgür
Aydın’ın Crohn hastalığı*
vardır. Bu dayatmadan dolayı tedavi olamıyor ve bu hastalık
tedavi edilmediğinde farklı
hastalıkları da beraberinde getiriyor. Ayrıca kalp
rahatsızlığı, damar tıkanıklığı, tansiyon ve
felç riski de olan tutsak Fatih Özgür Aydın’ın annesi,
pandemi döneminde de bu uygulama
dayatıldığı için savcılığa suç duyurusunda bulunmuş.
Aydın’ın “örgüt üyeliği” suçlamasıyla ceza almış. Ancak
yattığı 7 yıllık hapis bunu
fazlasıyla karşıladığı halde tahliye edilmeyerek
hastalığının ilerlemesine neden olunuyor.
Her gün hapishanelerden tabutlar çıkarken, yenileri
ekleniyor hasta tutsaklara. Daha birkaç
gün önce yine bir hasta tutsak götürüldüğü hastanede
doktorun kelepçeli muayyene etmeye
isteğini kabul etmediği ve bu durumu protesto etmek için
slogan attığından dolayı hasta tutsak
askerler tarafından kamerasız bölüme götürerek, öldüresiye
dövüldüğü basına yansıdı.
Kelepçeyle muayene de tıpkı ağız içi araması gibi onursuz
bir uygulamadır. Bunlardan dolayı
tüm tutsaklarımıza dayatılan her türlü onursuzluğu, iradeyi
kırmaya yönelik çabaları yine
tutsaklarımızın direnişiyle boşa çıkartacağız. Sibel Balaç
ve Gökhan Yıldırım’ın Ölüm Orucu
taleplerinin arasında Hasta tutsakların tedavi hakkı da var.
Yani bunun içinde direniyorlar.
Faşizmin şimdiye kadar yaptığı tüm saldırılar yine özgür
tutsakların ve onları sahiplenen
ailelerin, halkımızın direnişiyle boşa çıkartıldı. Bu
saldırı da boşa çıkartılacaktır.
Buradan da hapishane idarelerine ve Adalet Bakanlığına
diyoruz ki, sizin gücünüz Özgür
Tutsakların iradesine yetmez, bu onursuzluktan ve bu
yıldırma çabalarından vazgeçin. O kirli
ellerinizi Tutsaklarımızın ve ailelerimizin üzerinden çekin.
Tüm yaptıklarınız her ya da geç
vermekten kurtulamayacaksınız.
Avrupa da yaşayan halklarımızı bu durumu yaratanlardan hesap
sormaya çağırıyoruz.
Onursuz arama dayatan hapishane idarelerini arayarak hesap
sorabilir, bu uygulamayı
dünyaya teşhir edeceğimizi söyleyebiliriz. Bu onursuzluğu
yapan idare ve kişileri asla
unutmayacağımızı ve onlardan hesap soracağımızı idareleri
telefonla arayarak, bunun
hesabını sorabilir onlara geri adım attırabiliriz. Yine bu
duruma maruz kalmış annelerimizi,
ailelerimizi arayarak yanlarında olduğumuzu gösterebiliriz.
Hapishanelerde Tutsaklarımıza ve Ailelere Dayatılan Onursuz
Aramaya Son!
Tedavi Haktır, Engellemek Suçtur!
Kelepçe ile Muayyene Yapılamaz!
Doktorlar Faşizmin Suçlarına Ortak Olmamalıdır!
Hasta Tutsaklara Özgürlük!
Almanya Halk Cephesi