İşimi geri istemekten, hakkımı yedirmemekten başka bir yolum
yok. Haklı olduğumu biliyorum bu yüzden hafta içi her gün Çankaya Belediyesi
önünde 12.30’da basın açıklaması yapıyorum. Keyfimden değil mecburiyetten.
Umarım sesimi duyarsınız.
Valiliğin keyfi sertifika yenileme yaptırımıyla belediyenin
çalışanını işten çıkarması da zorunlu değildir. Toplu İş Sözleşmesi 29. Maddesi
bunun için vardır. Çankaya Belediyesi bu hatasından geri dönmelidir. Üç çocuk
babası bir işçi olarak kışın ortasında sokağa atıldım.
Valiliğin “yasadışı örgütlerle iltisaklı istihbarat notu”
ile masumiyet karinem çiğnenmiştir. Hakkımda herhangi bir mahkeme kararı ile
kesinleşmiş cezam yoktur. Herhangi bir soruşturma veya mahkemem de yoktur. Üye
olduğum tek örgüt Cumhuriyet Halk Partisi’dir.
1 yıl 1 aydır güvenlik görevlisi olarak değil katı atık
işçisi olarak çalışıyorken Çankaya Belediyesi TİS 29. Maddeyi keyfi bir şekilde
ihlal etmiştir. Yine TİS 5. Madde de sözleşmenin işçi aleyhine yorumlanmaması da
ihlal edilmiştir.
Sendikam DİSK Genel-İş’in Çankaya Belediyesi’ne yazdığı
yazının son paragrafında belirtildiği üzere Valiliğe karşı açtığım davada
kesinleşmiş bir karar olmaması ve istinaf sürecim devam ettiği halde Çankaya
Belediyesi işime son verdi.