BASINA,
KAMUOYUNA VE İŞÇİ SINIFINA
Ben Yasin Keskin,
Çankaya Belediyesine bağlı ÇANPAŞ Şirketinde 6 yıldır çalışıyordum, 31 Ocak
2022 günü şirkete çağırılarak haksız, hukuksuz ve keyfi bir biçimde işten
çıkarıldım. Bu 6 yılın 5 yılını Özel Güvenlik Görevlisi olarak çalıştım.
Daha sonra Özel
Güvenlik Kimlik Kartım Ankara Valiliği tarafından iptal edildi. Çankaya
Belediyesi ile Disk Genel-İş 1 Nolu Şube arasında imzalanan Toplu İş
Sözleşmesinin 29. Maddesinde yer alan “Özel Güvenlik İşçilerinin Özel Güvenlik
Kimlik Kartlarının geç yenilenmesi veya yenilenememesi durumunda ÇANPAŞ’ın
başka birimlerinde çalıştırılmaları” hükmünden yararlanarak Katı Atık çöp
toplama biriminde 1 yıl 1 ay çalışmaya devam ettim.
Bu sürede Özel
Güvenlik Kimliğimi geri alabilmek için Ankara Valiliğine karşı açtığım “yürütmeyi
durdurma” davasında 8. İdare Mahkemesinin 2/1 çoğunluk oyu ile “yürütmeyi
durdurma” talebime red kararı vermesi sonucunda davayı bir üst mahkeme olan
İstinaf Mahkemesine taşıdım.
Henüz İstinaf
Mahkemesinden yanıt almamışken ve dava süreci devam ediyorken Çankaya
Belediyesi, 8. İdare Mahkemesinin ara kararını ve Valiliğin kimliğimi iptal
etme gerekçesi olan “Yasadışı örgütler müzahirinde gösteri ve etkinliklere
katıldığına dair istihbari bilgi notu” beyanını baz alarak hukuksuz bir şekilde
işten attı.
Üyesi olduğum
Disk Genel-İş sendikası ve Çankaya Belediyesi yönetimi ile yaptığım
görüşmelerden de ne yazık ki olumlu bir yanıt alamadım. Ayrıca hakkımda adli
herhangi bir soruşturma, dava veya hüküm olmamasına rağmen Çankaya Belediyesi
yönetimi kendimi aklamam gerektiğini söylüyor. Çankaya belediyesi toplu iş
sözleşmesinin maddelerinin iş güvencesi hükümlerini ihlal etmiş ve suç
işlemiştir. Çankaya Belediyesi, Anayasanın 10.maddesi "Eşitlik
ilkesi" ve 38.maddesi "masumiyet karinesi" ilkesini yok sayarak
suç işlemiştir.
Disk Genel-İş
sendikası yöneticilerinin Toplu İş Sözleşmesi maddelerine ve Toplu İş
Sözleşmesindeki imzalarına sahip çıkmaları ve arkasında durmaları gerekir, bunu
kendilerine hatırlatmak işçilerin birincil görevidir.
Benim üye olduğum
tek örgüt Cumhuriyet Halk Partisidir. Yıllardır CHP’ye oy veriyorum seçimlerde
CHP için çalışıyorum. Bana emniyet tarafından yapılan suçlamanın nedeni yüksel
caddesindeki eyleme katılmış olmamdır. Açlık grevinde ölmek üzere olan
akademisyenlere destek eylemlerine CHP milletvekilleri başta Veli Ağbaba, Eren
Erdem olmak üzere birçok CHP yöneticisi katılmıştır. Ben de bir CHP’li olarak
Parti'nin çağrısına uyarak yüksel caddesindeki etkinliklere dayanışmacı ve
gözlemci olarak katıldım.
Yine CHP
belediyesi olan Çankaya belediyesi ise emniyetin bu suçlaması sonucunda beni
haksız hukuksuz, keyfi bir şekilde işten çıkarmıştır, bunu bütün işçi sınıfının
ve emek dostlarının bilmesini istiyorum.
Buradan bütün
emekçilerin, devrimci, demokrat, yurtsever halkımızın yanımda olmalarını ve
haklı mücadeleme omuz vermelerini istiyorum. Ve son olarak direnen Şişli
Belediyesi İşçilerine, Farplas, Trendyol, Yemek Sepeti, Gemi Söküm İşçilerine
ve direnerek haklarını kazanan Migros işçilerine selam olsun.
İşçiyiz
haklıyız kazanacağız!
Direne Direne
Kazanacağız!
ÇANKAYA
BELEDİYESİ’NDEN İŞTEN ATILAN YASİN KESKİN