Sibel Balaç ve Gökhan Yıldırım için ne yapsak az ne yapsak eksik...
Onların sesi onların adalet talebi
olmak için biz de açlığımızı katıyoruz onların açlığına. Tek isteğimiz
yaşamaları.
İnsana dair yaşamı savunuyor iki
yiğidimiz.
İnsana dair ne varsa düşman zalime her
gün aç kalarak vuruyorlar. Zulüm her geçen gün çaresizleşiyor.
Ne duruyorsun?
Korkma!
Zalim korksun!
Zulmü zaten korkusundan geliyor!
Korkusunu büyüt ki uykusundan olsun.
Zulmünde boğulsun.
Sibel ve Gökhan adalet için direniyor
Adalet olmadan yaşanmaz.
Susarak adalet gelmez.
Onlar adalet gelsin diye dakika damla
damla bedenlerini eritiyor...
Ses ver.
Güç ver.
Açlık grevimizle onların açlığını
anlatmak istiyoruz.
Ses vermeye çalışıyoruz.
Onları anlatmak direnişlerini büyütmek
için açlık grevi yapıyoruz.
Belçika'da sürdürdüğüm açlık grevinin
son iki gününde 3 ev ziyareti ve 2 esnaf ziyareti yaptım.
Ayrıca 6 Haziran Salı günü Almanya'nın
Köln şehrinde yeni kurulmaya başlanan Özgürlük çadırına gittim. Oradan yaptığım
çağrıda sansüre ortak olan "sol" basına seslendim.
Tek biz anlatalım.
Tek biz duyuralım.
Tek biz halka inanalım...
Gerisini zaten Sibel ve Gökhan yapıyor.